New York’ta Birleşmiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu’nun 57. Toplantıları başladı. 15 Mart’a kadar devam edecek toplantıların ağırlıklı konusu, ”kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi ve ortadan kaldırılması” oluşturuyor.
BM Genel Merkezi ve New York’taki diğer toplantı merkezlerinde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne denk gelen hafta içinde gerçekleştirilen bu yılki etkinliklere dünyanın değişik bölgelerinden, önceki yıllara kıyasla daha yoğun bir katılımın olduğu dikkat çekiyor.
BM Genel Merkezi ve New York’taki diğer toplantı merkezlerinde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne denk gelen hafta içinde, gerçekleştirilen etkinliklere önceki yıllara kıyasla, dünyanın değişik bölgelerinden yoğun bir katılımın olduğu dikkat çekiyor.2 yıl önce ”Kadın ve Aileden Sorumlu Bakan” olarak Selma Aliye Kavaf ve eski bakan Güldal Akşit’le birlikte, AK Parti Kadın Kolları Başkanı olarak BM’deki benzer etkinliklere katılan Fatma Şahin, bu yıl Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak Türkiye’yi en üst düzeyde temsil eden resmi yetkili oldu. Türkiye’nin BM’de öncülük ettiği ve Bakan Şahin’in de kouşmacı olduğu BM toplantısıyla birlikte bir dizi kadın konulu toplantı ve oturumlarla, bu yıl ilk defa ülke olarak yoğun ve hissedilir bir temsiline şahit oluyoruz.
BM bünyesinde Norveç, İtalya ve İspanyalı mevkidaşları ile ikili görüşmeler de gerçekleştiren Bakan Şahin’le birlikte, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray ve KAGİDER Başkanı Gülden Türktan’ın konuşmacı olarak katıldığı panel dışında, Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler BM Kadın Ofisi (UN Women) tarafından organize edilen “Kadınların Güçlendirilmesi İlkeleri” topolantısında konuşmasi beklenirken, Borusan Holding’ten Burcu Türkay ve Suteks firmasının CEO’su Nur Ger de BM’nin Rockefeller Plaza’daki ”Yenilik, İlerleme, İş ve Eşitlik” başlıklı oturumda konuşmacı olacaklar.
Türkiye ev ödevini yapmanın rahatlığıyla geldi
“Yasal Reformlar ve İyi Uygulamalar” ile “Kadına Yönelik Şiddet: Endişelerimiz, Cevaplarımız” konulu etkinliklere katılan Bakan Şahin, kadına şiddetin önlenmesi noktasında kanunların tek başına yeterli olamayacağını ifade ederken, temel ihtiyacın sevgi toplumu olmakla birlikte, iletişimi, hoşgörüyü, empatiyi, sorumluluğu ve saygıyı artırmak” olduğunu kaydetti.Konuşmasında, Türkiye’nin kadına şiddete yönelik politikaları ve gerçekleştirdiği çalışmalar hakkında bilgiler de veren Şahin, kadına şiddeti, kalkınmanın, ilerlemenin önünde çok büyük bir engel olarak gördüklerini ifade etti.Bakan Şahin, parti olarak ‘önce insan’ dediklerini belirtirken, ”insanı merkeze alarak, kadın-erkek, engelli-engelsiz, yaşlı-genç herkesin birinci sınıf insan olması yönünde hedef” koyduklarını bildirdi.
“Bugün huzurlarınızda, geçen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kanununu, iç hukukunu tamamlamış bir şekilde, bunu parlamentoda diğer partilerin milletvekillerinin oy birliğiyle çıkarmış bir parlamentonun temsilcileri olarak bulunuyoruz” diye konuşan Şahin Türkiye’de ‘Derhal koruma’ adlı bir sistemi hayata geçirdiklerini dile getirdi. Bakan Şahin, ‘aile mahkemesi hakimleri’nin, yasanın getirdiği yetkiyi kullanarak önemli kararlar vermeye başladığını hatırlatırken, konuşmasının sonunda “İstediğimiz en mükemmel kanunu çıkartalım. Yapılması gereken her şeyi yapalım ama temel ihtiyacımız olan şey, sevgi toplumu olmaktır” ifadesini kullanarak, ”şiddetsiz, barış ve huzur dolu bir dünya için mücadeleye devam” edeceklerinin altını çizdi.
Yoğun katılımdaki Malala faktörü
Dünyanın dört bir yanından gelen on binleri bulan sivil toplum kuruluşu, devlet ve firma temsilcilerinin hazır bulunduğu ilk günkü açılış toplantısına 6 binden fazla temsilcinin katıldı.Kadının statüsü konusunda BM Komisyonu’nun düzenlediği 57. oturumun açılışında Şili’nin eski kadın devlet başkanı ve BM Kadın Birimi İcraa Direktörü Michelle Bachelet ise, kadınlara yönelik şiddete son vermek için bugüne kadar düzenlenen en büyük toplantı olduğunu bildirdi. Şili’nin eski develet başkanı olan ve BM Kalkınma Programı Başkanı olan Helen Clark’la birlikte BM’nin ilk kadın Genel Sekreterliği için adı geçen Bachelet, toplantılara katılımın bu yıl rekor düzeyde olmasının, 15 yaşındaki Malala Yusufzay’ın geçen yıl Taliban’ın saldırısına uğramasından ve Hindistan’da Aralık’ta bir genç kadına toplu tecavüz edilmesine cevap veren bir topyekün bir gayret olarak değerlendirdi. Bachelet konuşmasında, 160 ülkenin kadına yönelik suçlara karşı yasalara sahip olmasına rağmen, bu konudaki suçların halen cezasız kaldığını hatırlattı.
Toplantıda, bazı diplomatların kadına yönelik şiddette çıban başı olarak, Vatikan, İran ve Rusya’yı öne çıkardıkları dikkat çekerken, din, gelenek ve törelerin hükümetlere, kadınlara yönelik şiddetle mücadeleden “kaçma” bahanesi olmadığına ilişkin bir karar tasarısının geçmesini engellediklerini ifade ettiler.
Öte yandan dünkü toplantılarda, Dünya Bankası’nın sunduğu rapora göre, şiddet nedeniyle ölen 15-44 yaşındaki kız çocukları ve kadınların sayısının, AIDS, kanser ve sıtmadan ölenlerinkinden daha fazla olduğu bilgisine yer verildi.