Sezai Kalaycı, LOS ANGELES
Anadolu’yu, tarihi, kültürü ve yemekleriyle ABD’ye taşıyan Anadolu Kültürleri ve Yemek Festivali kapılarını açtı. Dört gün boyunca misafirlerini ağırlayacak olan festivalin hazırlık aşamasında 400’ün üzerinde gönüllü görev yaptı. 55 dönümlük bir arazi üzerinde kurulan festival, Türk, Kürt, Moğol, Boşnak ve Kazaklar başta olmak üzere onlarca farklı etnik kimlikten gönüllünün 10 gün süren yoğun çabasıyla hazır hale getirildi.
“YILLIK İZNİNİ FESTİVAL ALANINDA GEÇİREN GÖNÜLLÜLER VAR”
Kimi doktor, kimi akademisyen, kimi ise Microsoft’ta mühendis olarak çalışan gönüllerin büyük bir fedakarlık örneği sergilediğini söyleyen Pacifica Enstitüsü Los Angeles bölge direktörü İlker Yıldız, “İş yerinden izin alıp yıllık tatilini burada çalışarak geçiren gönüllülerimiz oldu. İzin alamayanlar ise mesai çıkışlarında alana gelerek gece geç saatlere kadar çalıştı” diye konuştu. Yıldız, “Her gönüllü alanda ne iş varsa oraya yönlendiriliyor. Kimsenin mesleğine ya da konumuna bakılmadan vazife dağıtımı yapılıyor” dedi.
Gönüllülerin vazifesinin yalnızca festival kurulumuyla sınırlı olmadığını anlatan Yıldız, etkinlik süresince alandaki her türlü işe koşturan bu insanların festival sonrasında da yaklaşık bir hafta boyunca dev maketlerin sökümünde çalıştığına dikkat çekti.
TORUNUNA BAKMAK İÇİN GELDİ FESTİVALDE GÖZLEME AÇIYOR
Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinden yeni doğan torununa bakmak için Amerika’ya gelen Hatice Muslu, Los Angeles’ta bir Anadolu Festivali yapılacağını haber alınca kolları sıvayıp gözleme yapımına gönüllü olmuş. “Çorbada karınca kararınca benim de bir tuzum olsun istedim” diyen Muslu, festival alanında elleriyle Kütahya gözlemesi yapıyor. İlerlemiş yaşına rağmen gün boyu sıcakta hamur açmanın kendisi içi zor olup olmadığını sorulunca Muslu, “Hiç zor olmuyor. İşin içinde Allah rızası olunca insan yorulmak nedir bilmiyor” cevabını verdi.
Kazakistan’da eşi ile birlikte 15 yıl görev yaptıktan sonra Las Vegas’a taşınan Yasemin Ayaz ise gözleme için hamur açan gönüllülerden. Eşi Erdal bey ile festivalde gönüllü olarak görev aldığını ifade eden Ayaz, “Daha önce bu festival hakkında çok şey duymuştum ancak bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum. Bu yıl yeniden yapılacağını duyunca eşim ile birlikte gönüllü olarak gelip görev aldık” diye konuştu.
Festivalin ilk iki gününün beklediklerinden çok daha yoğun geçtiğini aktaran Ayaz, hamur açmayı da Kazakistan’daki yokluk dönemlerinde öğrendiğini söyledi. Gözleme standında 5 ayrı iş çeşidi bulunduğuna dikkat çeken Ayaz, bunların beze yapımı, hamur açılması, malzemelerin yufkalara yerleştirilmesi, pişirilmesi ve satılması olarak sıralıyor.
YEMEK STANDLARINDA YOK YOK
Pek çok farklı yöre mutfağının yer aldığı yemek standlarında adeta yok yok. Mersin’in meşhur tantunisi, Trakya’nın saç kavurması, Hatay ve Gaziantep’in künefesi, Erzurum’un cağ kebabını Anadolu Festivali’nde bulmak mümkün. Tantuniyi pek çok farklı milletten ziyaretçiye tanıtmaya çalışan Fevzi Öztürk, amacının hem ülke tanıtımına katkıda bulunmak, hem de para kazanmak olduğunu söyledi. 30 yıldır tantuni pişirdiğini belirten Öztürk, şu ana kadar 17 farklı ülkede tantuni yaptığını ifade etti.
‘‘FESTİVAL YANLIŞ ANLAMALARIN DA ÖNÜNE GEÇİYOR’’
Festivalde gönüllü 0larak görev alanlardan Saraybosnalı Tosca Admir ise böyle bir işe talip olmasını, “Benim Türk insanı ile olan ilişkim arkadaşlıktan öte kardeşlik boyutunda. Festival alanında insana ihtiyaç olduğunu görünce ben de gelip Boşnak yemekleri ile zengin Türk kültürünün ziyaretçilere tanıtılmasına yardımcı olmak istedim” diye konuştu.
Los Angeles’ta bir güzellik salonu sahibi olduğunu aktaran Admir, “Buradaysa ne iş olsa ona talibim” dedi. Festivale ikinci kez katıldığını belirten Admir, “Bu etkinlik, bir çok yanlış anlaşılmanın da önüne geçmesi açısından çok önemli. Festivale gelen binlerce Amerikalı yaşlısıyla, genciyle hayret içinde kalıyor ve şaşkınlığını ‘Biz sizi böyle bilmiyorduk’ diye ifade ediyor.” diye konuştu
Gönüllülerden Anu Battsengel, 2009 yılında Mogolistan’daki Türk Lisesi’nden mezun olmuş. Malezya’da aldığı iki yıllık eğitimin ardından Amerika’ya gelen Battsengel, bir buçuk yıldır burada okuyor. 5 dil bilen Moğol gönüllü, akıcı bir Türkçe ile konuşuyor. Seattle’da yaşamasına rağmen festivalde gönüllü çalışabilmek için Los Angeles’a gelen Battsengel, tatlı reyonunda görevli. Genç gönüllü, “İnsanlarla sürekli iletişim içindeyim. Yorulmak nedir hiç hissetmiyorum aksine burada görev aldığım için çok heyecanlıyım” diyor.
(CİHAN)
