Taksim’de Gezi Parkı’nda yapılan protestolar ve polisin protestoculara yönelik sert tutumuyla ilgili ilgili hükümetten ilk açıklama, İçişleri Bakanı Muammer Güler’den geldi. Bakan Güler açıklamasında, ‘Orantısız güç iddialarıyla ilgili inceleme başlattık’ dedi.
“Polisin Taksim Gezi Parkı’nda meydana gelen olaylarda, orantısız güç kullandığı”yla ilgili iddialar için “Dediğiniz gibi iddialar olabilir. Sosyal medyada da var, bize gelen mesajlar da var. Onları inceletmek benim görevim” ifadesini kullandı.
Taksim Gezi Parkı’ndaki olaylarda ölen yada ağır yaralanan bulunmadığını belirten Bakan Güler; hastanelere biber gazından veya çeşitli travmalardan 7 kişinin başvurduğu bildirdi.
Öte yandan, Taksim Gezi Parkı’ndaki gelişmelerle ilgili olarak Atatürk Havalimanı’nda İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da bir basın toplantısı düzenledi.
” Gösterdiğimiz gayret ve özene rağmen 12 kişi hastahanelik oldu”
Olaylarla ilgili olarak yapılan basın toplantısında konuşan Vali Hüseyin Mutlu,
”gösterdiğimiz tüm gayrete ve özene rağmen 12 insan tedavi altına alınacak nokta doğduğunu” bildirdi. Vali Mutlu konuşmasında, ”iddia edildiği gibi doğa katliamı söz konusu olmadığı halde müthiş bir yönlendirme ile karşı karşıyayız” ifadesini kullandı
Mutlu toplantıdaki konuşmasında şunları kaydetti;
”İstanbulumuzda Taksim Meydanı’nda çalışmalarla ilgili bir süredir başlatılmış olan çalışmalar hepinizin malümu. Bu çalışmalar için mevcut işlerin süratle tamamlanabilmesi ve yayalaştırmanın vatandaşların kullanımına en uygun şekilde hazırlanabilmesi amacıyla İBB’nin yaptığı çalışmalar yoğun şekilde sürmektedir.
Bu çalışmaların muhtelif zamanlarda değerlendirmesiyle ilgili kamuoyunda farklı görüşler paylaşılmıştır. Şüphesiz ki her türlü fikrin değeri fevkalede yüksektir. Görüşlerin ifade edilmesi hepimizin ortak arzusudur.
Bununla birlikte büyükşehirimizin yaptığı çalışmalarla zamanından önce tamamlanması gayretlerini takip ediyoruz.
Geçtiğimiz gün başlatılmış olan çalışmaların çerçevesinde farklı asayişe de ilişkin gelişmeler yaşanmış ve bu çerçevede sizleri hem asayiş boyutu ve yapılan çalışmaların mahiyeti konusunda bilgilendirme hususu hissedilmiştir.
Gösterdiğimiz tüm gayrete ve özene rağmen 12 insan tedavi altına alınacak nokta doğmuştur. İddia edildiği gibi doğa katliamı söz konusu olmadığı halde müthiş bir yönlendirme ile karşı karşıyayız. Bu grupların içinde bulunan ve asıl maksadı devletin güvenlik güçleri ile çarpışmak olan insanların gözardı edilmemesi gerekir. Sosyal medya ve medya grupları üzerinden oluşturmaya çalışılan yanlış havayı dikkatlice izlemek durumundayız.
Toplantı ve gösteri mevzuatı kanunları gösteri ve yürüyüşle ilgili düzenlemelerde bulunuyor. Bu kanunlar çok eski kanunlardır. Bunu uygulamak da kamu görevlilerinin mecburiyetidir. Bununla ilgili oraya gelen katılımcılar uyarılmalarına rağmen tavırlarını değiştirmemişlerdir. Yüzlerce kişinin bulunduğu gruptaki bazıları grupları istedikleri gibi yönlendirmişlerdir.
Yaralı olan insanlarımıza acil şifalar diliyorum. Gösterici grup içinde olsun olmasın hepsi bizim insanımızdır.
Topbaş; ”karar, muhalefet desteğiyle geçti”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da toplantıda yapıtığı konuşmada şunları söyledi;
”Taksim’deki çalışma sadece halkımıza, yayalara hizmet sunmak ve trafiğin yer altına alınmasıyla ilgili bir çalışmadır. Muhalefet desteği ile geçti karar oy birliğiyle kabul edildi. Ben bazı vatandaşlarımızın çok iyiniyetle bu projeye karşı çıkmasını anlıyorum ama bazı çevreler bu iyiniyeti istismar ediyor. Buna İstanbul da layık değil oradaki insanlar da.Bazı çevreler sadece provakasyon içn orada bulunuyorlar. Oda başkanları ile birlikteydim onlar da oradaki olayların siyasileştirilmesinden rahatsızlar. Yaptığımız Topçu Kışlası ve AVM ile ilgili değil. Sadece tretuar genişletilmesinden ibarettir, yol genişletilmesi çalışması. Siyasiler bu ortamı kullanma çabasında.”
Topbaş’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle;
Göreve geldiğimizden bugüne kadar yatırımlarımızın yüzde 55’ini ulaşıma yaptık. Bunu yaparkende kentin her noktasındaki çalışaalarımızı uzmanlarımızla beraber yapmaktayız.
Taksim’deki yayalaştırma çalışması, bölgedeki yoğun trafiği yer altına almak suretiyle yayalaştırmayla daha rahat hareketi sağlamaktı. Bu konuyla ilgili kararlayan belediye meclisimizde oy birliğiyle muhalefetinde destek verdiği proje olduğunu belirtmek istiyorum.
Bu projenin bu bölümüyle ilgili kurul onayı da var. Bu çalışmaları başlattık. Altı aylık süre içinde yoğun trafik altında yoğun hayat içerisinde çalışmalar sürdürülmeye çalışıldı. Şu anda büyük bir bölümünün tamamlandığını ifade etmek isterim.
Üzücü olarak gördüğümüz Gezi Parkı içinde bazı vatandaşlarımızın samimiyetinden şüphemiz yok. Ağaçlara duyarlı olan insanların, acaba burada Topçu kışlası AVM’mi yapılıyor diye gelenler var, bu ortamı istismar edenler var. Siyasi rant bekleyenelr ar. Bunları birbirinden ayırmak gerekmektedir.
25 Mayıs Cumartesi gecesi müteahhit firmamız bu bölgede, Gezi Parkı’nın Divan Oteli noktasında, son noktasında duvarı biraz ötelemek için bir çalışma başlattı. Bu gerekliydi. Fakat yansımalar böyle olmadı. Bazı çevreler bunu istismar etmeye hazır olan insanlar, biz gezi parkımızı yok ettirmeyiz, topçu kışlasına karşıyız deyişleri oluştu. Masum vatandaşlarımızın istismar edildiğini gördüm.
Orada hoş olmayan bir takım yansımalar ortaya çıktı. Bunu tahrik edenlerin getirdiği bir olumsuzluk olarak görmekteyiz. Benden randevu talep eden Mimar Odası Türkiye Başkanı ve İstanbul Şube Başkanı ile birlikteydim. Ve beraber değerlendirdik. Siyasilerin bunları kullanmaya kalkmalarından korktuklarını öğrendiler.
Halbuki biz bu açıklamaları yapmıştık. Kamuoyuna iletmiştik demek ki bir yerlerde eksiklikler var. Bundan birkaç gün önce de yine bizim partimizin genel başkan yardımcılarından parti sözcümüz Hüseyin Çelik, eski bakanımız da açıklamaları yapmıştı. Burada AVM ve Topçu Kışlası değil, bazı ağaçların taşınması ve kaldırılmasıyla ilgili bir çalışma yapmak zorunda olduğumuzu kendileri de ifade ettiler.
Topçu Kışlası ile ilgili kurudan geçen bir karar var. Henüz onunla ilgili proje çalışmaları var, kurula gidilmesi gerekiyor, itirazlar, topçu Kışlasının orada yapılıp yapılmaması konusunda elbet görüşler olacaktır. Demokeratik ülkenin gereği de budur.
Yalnız şunu da ifade etmek istiyorum ki, burada düşünülen yer etmek isteyen topçu kışlası, AVM ölçeğinde bir yapı değil esasında. Burada bizim yaptığımız çok iyi niyetli samimi, gerçekten çevreci, insanlarımızın da istismar edildiği görüntüden üzüntü duyduğumu ifade etmek istiyorum.
Bir şeyi de burada bunları söyleyerek bitirmek istiyorum. Bir siyasi olarak bu kente hizmet etmeye çalışan biri olarak bu kente yanlış yapmamak bizim birinci hedefimiz. Bu kentte yaşayan insanların mutluluğu bizim arzumuz. Ama birileri bunu yanlış şekilde değerlendirip kullandırmakta. Samimi olan yurttaşların ve mağdur olanlara geçmiş olsun diyorum. Burada bunu gerçekten istismar eden, perde arkasınadn bu işi seyredenleri kınıyorum