23.4 C
New York kenti
Cumartesi, Temmuz 6, 2024

İnsan mektubu

Mutlaka Oku

Öldüğünden habersiz yuzlerce can
Söylesenize kim verecek onlara bu kötü haberi?
Ağlamadan ağlatmadan….
Kim kazacak elleriyle toprağı?
Kapı aralarından bıraktı gitti bağırtılarını,
Arkasından su döktüğümüz dostluklar gibi
Ve… Uslanmış gözlerle uğurladık hepsini teker teker, gazete sayfalarından yada tv haberlerinden…
Kim, kimdi…
Hangisi dostumuzdu…
En son nerede bitirmişlerdi laflarını…
Nerede, vücudumuzun hangi berrak yerinde kalmıştı öpmeye hayat…
Ağlıyor duvarlardan düşen resimler…
Anne Anne bakma bana öyle diyor…
O ömür boyu bitmeyecek yakarışlarından sonra…
Bitiyor zorunlu hayat tarifesi olan hayat yolculuğu…
Soluklara yapışmışken ölümün doyumsuz hafifliği,
Bize koşan insanlar görünüyor…Bize biz kadar yabancı…
Sarılıp,hiçte yabancı gelmeyen öykülerini anlatıyorlar
Ve…dağılma başlıyor tıpkı suyunu bulan sabun misali.
Herşey, hayatımızın bir döneminde beynimizi işgal eden hayallerimizin,
En küçük ama boğdurucu bir su damlası görünce aldığı dağınıklığı görmek istemezdim…
Hayat kavuruyor bedenleri ve esir ediyor içindeki özgürlüğüne düşkün gülü….
Ve kanıyor renginde…
Çevresini hem kanatıyor hem kendi boğuluyor kendi kanında…
Bir dal olsaydı sadece kendi yeterdi,
Ama o gürültülü gidisler arasında kendi sıcaklıklarını bulmak koyay mı?
İnsan yüreğinde tam hissediyor o panigi..
Anne olmayan anlamazmi? Hepimizin yureğini daglayarak gidiyorlar dünyadan.
Bir yangın tehlikesi olmadan bir yangın yaşamadan,
Hangi orman içindeki börtü böceğin kıymetini taşıyabilir gözlerinde.
Hepimiz çok yangınlar yaşadık hatırla…
Ne zor yetiştirdik suyu kimseler yardım etmedi…
Ve zor sarsıntılı bir adımın soluklu yokuşunda bir kucak dolusu bulaştım sana
Bulaştırdım kendimi bir veremlinin umutsuzluğu gibi…
Herşey o kadar azmışki,
Elimizden kısıpta bir yerlere koyamadan
Saklayamadan gizleyemeden bitiriverdiler…
Sevgiler,
Zamanlar,
Kendimiz herşey onlarin gidişlerindeki saniyede bitiverdi…
ÖLÜM….
Karanlık sokaklarda arattın kendini.
Hınçları biriktirip yağmur gibi kararsız kaldın
Ve saklanan cellatlar çıktı, saatler aynı.
Hemde gece yarısı korkutarak.
Saatlerce bıktık ölümüne hatırlamaktan.
Sarsıldık… ve sarıldık doğulu sıcaklığıyla.
Gurbet sonrasının kini ile sen
Ben ölüm dediğimde ne kadar ürküyorsan
Sende hayat dediğinde öylesine korkuyorum ondan…
HAYAT….
Yaşamak için ürettiğimiz tüm çözümleri Birer birer iflas ettirdi
Yaşamak için bir daha güç kalmadı
Gücü kalmadı toprağı üstlerinden atabilmeye o küçücük kız bedenlerinin.
Gücü kalmadı mezarlardan çıkabilmeye
Nefes almaya,
Sevmeye,
Tiksinmeye,
Yürümeye,
Koşmaya
Ve bir daha ölmeye…. 

Yazar

- Advertisement -

Daha Fazla

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Advertisement -

Son Eklenenler