BİRLEŞMİŞ MİLLETLER – Türkiye, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) gönderdiği mektupta, Uluslararası Ceza Mahkemeleri Mekanizması’nın (MICT) görev tanımını aşarak, Türkiye’nin bağımsız yargısına müdahele girişiminde bulunduğunu bildirdi.
BM eski Yugoslavya ve Ruanda’da işlenen savaş suçlarına bakan MICT’in Türk yargıcıyla ilgili BM’deki tartışmada önemli bir gelişme yaşandı.
Türkiye, MICT Başkanı Theodor Meron’ın yargıç Aydın Sefa Akay’ı serbest bırakmaya çağıran ve Türkiye’yi Ruanda soykırımında adaleti geciktirmekle suçlayan çağrı ve şikayetlere mektupla cevap verdi.
Türkiye’nin BM Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, BM Güvenlik Konseyi (BMGK) Başkanlığı’na MICT’nin BMGK’ya ilettiği talimatla ilgili resmi bir yanıt verdi.
Akay neden tutuklandı?
Büyükelçi Sinirlioğlu’nu BMGK’ya gönderdiği mektubunda, Akay’ın 15 Temmuz’un arkasındaki FETÖ’nün üyesi olduğu iddiasıyla tutuklandığını, Türkiye’de işlenen tüm suçlarda Türk yargısı tarafından cezalandırmanın mümkün olduğunu kaydetti.
Suçlamaların MICT’deki yargıçlıkla ilgisi bulunmadığını ve MICT dışındaki faaliyetlerinin dokunulmazlık kapsamında olmadığını kaydeden Sinirlioğlu, “dokunulmazlığın” Akay için “cezasızlık veya yargının işleyişine engel oluşturamayacağını” ifade etti.
MICT görev tanımını aşarak, Türkiye’nin bağımsız yargısına müdahele etti
Sinirlioğlu mektubunda, MICT’nin Türk hükümetinden Akay’la ilgili tüm yargılamaları durdurma ve Akay’ı bırakma talimatı verme yetkisinin olmadığını kaydederken, mahkemenin ancak kendi yetki alanında talimat verebileceğini ifade etti.
Mektubunda, MICT’nin BMGK’ya böyle bir talimat ileterek, görev tanımını aştığını belirten Sinirlioğlu, bu talimatın “pervasızca ve endişe verici şekilde bir üye ülkenin bağımsız yargı mekanizmasına müdahale” olduğunu kaydetti.
MICT, 25 Temmuz 2016’da Akay’ı eski Ruanda Planlama Bakanı Augustin Ngirabatware davasına atadığına ve Türk hükümetinden Akay’la ilgili tüm yargılamaları durdurma ve Akay’ı bırakma talebinde bulunduğunu içeren bir talimatı BMGK’ya iletmişti.
