BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (TURKISH JOURNAL) – Selçuk Acar – Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres bugün düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin Suriye konusundaki endişelerine değinerek, Suriye’de Türkiye’nin güvenlik kaygılarının ele alınması gerektiğini bildirdi.
BM Genel Sekreteri Guterres BM Genel Merkezi’nde 2019’un ilk basın toplantısında, dünyanın dört bir yanında yaşanan küresel sorunlarla ilgili düşüncelerini dile getirdi.
Toplantıda Myanmar’ın Rohingya Müslüman mültecilerin geri dönmesine izin verme çabalarını, “çok yavaş” bulduğunu belirten Guterres, “Myanmar ile ilgili ilerleme eksikliği ve halkın çektiği acı karşısında büyük bir hayal kırıklığı hissediyorum” ifadesini kullandı.
Guterres, “Geri dönmeye istekli olmaları için şartlar yaratma gereği konusunda ısrar ediyoruz” dedi.
Çarşamba günü Myanmar’da konusunda düzenlenen kapalı BM Güvenlik Konseyi toplantısının ardından açıklamada bulunan konseyi yeni üyesi Almanya’nın BM Daimi Temsilcisi Christoph Heusgen, sahada “son derece sınırlı ilerleme” olduğunu ve konseyin bu durumdan “çok endişe duyduğunu” ifade etmişti.
Suriye’de Anayasa komitesinin oluşturulması
Guterres, Suriye’yle ilgili açıklamasında, BM’nin yeni Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen’un önümüzdeki hafta Moskova ziyaretinde, Suriye anayasa komitesinin kurulmasını görüşeceğini ve arıdından Şam’ a döneceğini bildirdi.
Pederson’un bugün Suriye Müzakere Komitesi ile buluşacağını belirten Guterres “Bu temastan elde edebileceğim şey aynı zamanda tartışmanın çok yapıcı hale gelmesiydi.” dedi.
Guterres, “Anayasa komitesinin oluşturulması, özel temsilcimin görüşme gündeminin merkezi” olacağını kaydetti.
“Türkiye’nin meşru kaygısı”
Toplantıda, Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge kurulması önerisine ilişkin Kuzey Irak’lı gazetecinin provokatif Suriye sorusuna verdiği yanıtta, Suriye’de herhangi bir çözümün 3 prensibinin olması gerekiğini belirtti. İlk prensibin “Suriye’nin birliği ve toprak bütünlüğü” olduğunu ifade eden Guterres, Türkiye gibi ülkelerin meşru endişelerinin dikkate alınmasını Suriye çözümünde ikinci prensip olarak kaydetti. Guterres, üçüncü prensibin ise “Suriye nüfusunun çeşitliliğinin dikkate alınması ve toplumun farklı bileşenlerinin de sesinin duyulmasına izin verilmesi” olduğunu ifade etti.
Kaşıkçı cinayetinin soruşturulması
Kendisine, Kaşıkçı cinayetiyle ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi üyesi hiçbir üye devletten resmi bir cezai soruşturma talebi gelmediğini bildiren Guterres, “Kaşıkçı cinayetinin soruşturulması konusunda, talep gelmesi halinde BM İnsan Hakları Konseyinin kullanabileceği birçok yöntem” olduğunu ifade etti.
Guterres, kendisinin soruşturma yetkisinin olmadığını belirtirken, Güvenlik Konseyi barış ve güvenlik için bir tehdit olarak kabul etme yetkisi vermediği sürece Genel Sekreterin cezai soruşturma başlatmayacağını belirtti.
“Bugünün en çok satan markası korku”
Basın toplantısında dünyada yaşanan “küresel güven açığı”na ve bu açığın ele alınması gerektiğine vurgu yapan Guterres, “bugünün en çok satan markası korkudur” dedi.
Guterres, “1930’ların derslerini asla unutamayalım” mesaji verirken, “nefret söylemi ve nefret suçları, insan haklarına, sürdürülebilir kalkınmaya ve barış ve güvenliğe doğrudan tehdit oluşturuyor” ifadesini kullandı.
Nefret söylemi, yabancı düşmanlığı ve hoşgörüsüzlüğün yükselişiyle mücadele etmenin önemine vurgu yapan Guterres, “İklim değişikliğinden göçe, teröre ve küreselleşmenin dezavantajlarına kadar, karşılaştığımız zorluklara baktığımızda, küresel zorlukların küresel çözümler gerektirdiğine dair hiçbir şüphe yok.” dedi.
Guterres, “Hiçbir ülke bunu tek başına yapamaz. Bugün çok taraflılığa her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var” diye konuştu.
Kore yarım adasının nükleer silahlardan arındırılmasına da değinen Guterres, ABD ve Kuzey Kore’ye, Pyongyang’ın nükleer ve balistik silahlarının imhası konusunda ciddi müzakereler için bir yol haritası üzerinde anlaşmaya çağırsında bulundu.