NEW YORK (TURKISH JOURNAL) – Selçuk Acar – Genç Türk yönetmen Cenk Ertürk, Türkiye, ABD ve Almanya yapımı ilk uzun metrajlı filmi Nuh Tepesi’yle (Noah Land), New York’taki Tribeca Film Festivali’nde ‘Uluslararası Filmler’ kategorisinde “En İyi Senaryo” ödülünü kazandı. Filmin oyuncularından Ali Akay da filmdeki performansıyla “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünün sahibi oldu.
Dünya Prömiyerini New York’taki Tribeca Film Festivali’nde gerçekleştiren, senaristliğini ve yönetmenliğini Cenk Ertürk’ün yaptığı Nuh Tepesi New York’ta iki ödül birden kazandı.
Başrollerinde Haluk Bilginer, Ali Atay, Hande Doğandemir ve Arın Kuşaksızoğlu’nun oynadığı filmin aynı zamanda senaryosunu da yazan Ertürk “En İyi Senaryo” ödülünün sahibi olurken, oyuncu Ali Akay da filmdeki başarılı performansıyla “En İyi Erkek Oyuncu” seçildi.
Festival jürisi ödülle ilgili açıklamasında Ertürk’ün “Geçmişi, birbirlerini anlama ve kendilerini anlatma mücadelesi veren yabancılaşmış baba ve oğlunun hikayesini algısal ve farklı anlatımı nedeniyle” ödüle layık görüldüğünü kaydetti.
Jüri, “En İyi Erkek Oyuncu” ödülüyle ilgili yorumunda ise, ödülün Ali Atay’a verilme nedenini ise şu ifadelerle açıkladı:
“Duygusal olarak güçlü ve gerçeğe uygun bir şekilde yıkıcı bir insanın hayatını anlamayı zorlayan bir tasvirinde dolayı Nuh Tepesi’nde oynayan Ali Atay’a ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödülü verildi.”
Tribeca Film Festivali’nin ‘Uluslararası Yarışma’ bölümünde gösterilen filmi, New York Times gazetesi festivalde izlenmesi gereken “en iyi ilk 9 film” arasında göstermişti.
Festivaldeki ödül konuşmasında ödülü, Türkiye’deki çocuklara adadığını ifade eden yönetmen Ertürk, törenin ardından Turkish Journal’a filmde rol alan herkes başta olmak üzere filmde emeği geçen herkese ve kendilerini New York’ta yalnız bırakmayan Türkiye’nin New York Başkonsolosluğu’na teşekkür etti.
Alman yapımı “Düzenli Bir Kadın” ilgi görmedi
Festivalde, Nuh Tepesi’yle aynı kategoride yarışan, oyuncuları arasında bir çok Türk’ün de bulunduğu Almanya yapımı “Düzenli Bir Kadın” (Nur Eine Frau) alkış yerine tepki topladı.
Sözde gerçek hayattan uyarlama olduğu belirtilen ancak bugün görülmesi imkansız, geçmişte kalmış tarihi bir gerçeği çarpıtan, Türk ve İslam kültürüyle de bağdaşmayan negatif sahnelere sahip “Düzenli Bir Kadın” filmi, ödül kazanamadığı gibi festivalin en kötü filmleri arasında yer aldı.
Berlin’de yaşadığını belirten Portekizli bir gazeteci Turkish Journal’a yaptığı açıklamada, Türkiye’yi ve Almanya’yı tanıyan bir film eleştirmeni olarak “Düzenli Bir Kadın” için “festivalde seyrettiğim en kötü film” ifadesini kullandı.