BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (TURKISH JOUNRAL) – Selçuk Acar – Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) olağanüstü toplantısında yaptığı konuşmada, “Türkiye savaş istemiyor ama güvenliği tehdit edilirse de güç kullanmakta tereddüt etmeyecek.” ifadesini kullanarak, “Türk askeri Suriye’de sivilleri korumak adına canı pahasına görevini sürdürüyor. Gözlem kulelerinden asla çekilmeyeceğiz…Sizlerden minnettarlık değil, sorumluluğu paylaşmanızı istiyoruz.” dedi.
Büyükelçi Sinirlioğlu, İdlib’de Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik saldırıda 34 askerin şehit olmasından sonra İngiltere, ABD, Belçika, Fransa, Almanya, Estonya ve Dominik Cumhuriyeti’nin “acil toplantı” çağrısıyla gerçekleştirilen “açık toplantı”da bir konuşma yaptı.
“Türkiye savaş istemiyor ama güvenliği tehdit edilirse de güç kullanmakta tereddüt etmeyecek”
Konuşmasında, “Türk askeri Suriye’de sivilleri korumak adına canı pahasına görevini sürdürüyor. Gözlem kulelerinden asla çekilmeyeceğiz” diyen Sinirlioğlu, “Türkiye savaş istemiyor ama güvenliği tehdit edilirse de güç kullanmakta tereddüt etmeyecek.” ifadesini kullandı.
Türk askeri neden İdlib’e konuşlandırıldı?
Saldırıda Türkiye’nin 34 askerini kaybettiğini belirten Sinirlioğlu, Türk askerlerinin bölgeye, “Gözlem noktalarında görev yapan askeri personelimizin güvenliğini sağlamak, sivilleri rejimin saldırganlığına karşı korumak, ihtiyacı olanlara hızlı ve kesintisiz insani erişim sağlamak, Türkiye ve ötesindeki kitlesel yer değiştirme hareketlerini önlemek, İdlib’de gerginliğin tırmanmasını önlemek ve Konsey’in 2254 sayılı kararı çerçevesinde ülke çapında bir ateşkesin sağlanmasına katkıda bulunmak.” amacıyla konuşlandırıldığını bildirdi.
“Hata yaparak öğrenmek istiyorlarsa öğrenecekler”
Büyükelçi Sinirlioğlu konuşmasında şunları kaydetti:
“Herkesin açık olması gerekir ki, askerlerimiz İdlib’deki sivillerin hayatlarını kurtarmak için kendi hayatlarını feda ettiler. Türkiye’nin İdlib’deki varlığı da insani yardımın sürdürülmesinin tek garantisidir. Rejimin ve destekçilerinin Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hedef almasının nedenleri tam da bu. Rejim ve destekçileri Türkiye’yi kirli savaşlarına sürüklemek istiyorlar çünkü Türk askerleri rejimin askeri çözüm hayalini gerçekleştirmesini engelliyor. Ama burada yanlış bir hesaplama var.”
Rejim ve destekçilerinin masum sivilleri ve muhalefet üyelerini yıllarca öldürmek için kullanıldığını belirten Sinirlioğlu konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Hiç hata yapmamalılar. Bu sefer Türk Silahlı Kuvvetlerini doğrudan hedef aldılar. Şam’daki bazı savaş ağaları farkı bilmeyebilir. Rejimle birlikte savaşan bazı aşırılık yanlısı paralı askerler farkı bilemeyebilir. Eğer hata yaparak öğrenmek istiyorlarsa, öğrenecekler.”
Türkiye’nin savaş istemediğini ancak güvenliği tehdit edildiğinde ve söz konusu olduğunda güç kullanmaktan çekinmeyeceğini belirten Sinirlioğlu, herhangi bir provokasyon ve tacize her şekilde misilleme yapılacağını kaydetti.
Uluslararası topluma çağrı
Sinirlioğlu konuşmasında, uluslararası topluma yaptığı çağrıda ise şunları dile getirdi:
“Çoğunuz yorulmak bilmeyen çabalarımız için bize teşekkür ediyordunuz. Sizden istediğimiz sadece şükranlarınız değil. Bu sorumluluğu paylaşmanızı istiyoruz. Milyonlarca sivilin kaderi bizim ortak sorumluluğumuzdur. Bu Konseyin “yeter artık” demesinin zamanı geldi. Konsey, rejimin savaş suçlarını ve uluslararası barış ve güvenliğe doğrudan tehdit oluşturan pervasız davranışını durdurmalıdır.”
Büyükelçi Sinirlioğlu konuşmasında ayrıca, “uluslararası toplum, İdlib’de ortaya çıkan gelişmelere kayıtsız kalmamalıdır. Aksi takdirde, Avrupa, bölge ve ötesinde çok daha geniş çapta yansımaları olacağı” uyarsında bulundu.
“Utanmadan 560 bin çocuğun da dahil olduğu milyonlarca Suriyelinin terörist olduğunu söylüyor“
Sinirlioğlu konuşmasının sonunda ise Suriyeli temsilciye hitaben şu ifadeleri kullandı:
“Bir önceki konuşmacının açıklamasına gelince, hala Suriye isim plakasının arkasında oturmasının utanç verici olduğunu vurgulamak isteriz. Bize utanmadan 560 bin çocuğun da dahil olduğu milyonlarca Suriyelinin terörist olduğunu söylüyor. Suriyeli halkın meşru bir temsilcisi değil ve benim cevabıma layık değil.”
“Bugün ABD’nin NATO müttefiki Türkiye’ye olan bağlılığını sürdürmekte tereddütü bulunmuyor”
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Kelly Craft da konuşmasında, Türk birliklerine yönelik saldırıyı “şiddetle” kınarken, saldırıların “barbarca ve gayrı meşru” olduğunu belirtti.
Konuşmasında, “Bugün ABD’nin NATO müttefiki Türkiye’ye olan bağlılığını sürdürmekte tereddütü bulunmuyor.” diyen Büyükelçi Craft şunları kaydetti:
“Rusya’yı acilen savaş uçaklarını havadan indirmeye çağırıyoruz. Ayrıca Suriyeli güçleri ve destekçileri 2018’de belirlenen ateşkes sınırlarına çekilmeye davet ediyoruz.”
Konuşmasında Suriye’deki insani duruma da değinen Craft, “Tekrar soruyorum, oturup ne olacağını izleyecek miyiz? Sessiz mi kalacağız? Yoksa bu insanlara yardım mı edeceğiz? Biz seslerimizi yükseltene kadar daha kaç çocuk donacak. Yeter artık” ifadelerini kullandı.
5 AB üyesinden ortak kınama ve Türkiye’ye başsağlığı mesajı
Bu arada toplantıdan hemen önce BMGK’nın mevcut 4 Avrupa Birliği üyesi Estonya, Belçika, Fransa ve Almanya ile birlikte, eski üye Polonya’nın BM Daimi Temsilcileri, basına yaptıkları ortak açıklamada, “İdlib’de faaliyet gösteren Türk kuvvetlerine yönelik saldırıları şiddetle kınıyor ve Türkiye ile dayanışmamızı tekrarlıyoruz. Türk askerlerinin kaybından dolayı başsağlığı diliyoruz.” ifadelerine yer verdiler.