BİRLEŞMİŞ MİLLETLER – ANKARA – Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) bugün yaptığı toplantının ardından, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC), KKTC sınırları içindeki Maraş bölgesinin kıyı şeridini açma kararını tersine çevrilmesi ve BMGK kararlarına uyma çağrısında bulunan bir başkanlık açıklaması yaptı. Açıklamaya Türkiye Dışişleri Bakanlığı tepki gösterirken, kullanıma açılan bölgede herhangi bir mağduriyete yol açılmadığı ve statükonun devamını savunmanın, Kıbrıs Adası’nın ortak sahibi iki halka ve Kıbrıs sorununun çözümüne fayda sağlamayacağı belirtildi.
Ekim ayı dönem başkanı Rusya’nın başkanlığında toplanan 15 ülkeden oluşan BMGK üyeleri bugün yaptıkları kapalı toplantıda, KKTC’nin sahil şeridini halka açma kararını kapalı oturumda Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin aldığı Maraş kararına karşı bir “başkanlık açıklaması” yapılması konusunda anlaşmaya vardı.
BMGK’nın başkanlık açıklamasında, Türkiye ve KKTC’ye, KKTC sınırları içindeki Maraş bölgesinin kıyı şeridini açma kararının tersine çevrilmesi ve BMGK’nın ilgili kararlarına uyulmasıyla birlikte tansiyonu yükseltecek tek taraflı adımlardan kaçınılması çağrısı yapıldı.
Açıklamaya Türkiye Dışişleri Bakanlığı “Statükonun devamını savunmak, ne Kıbrıs Adası’nın ortak sahibi iki halka fayda sağlayacak, ne de Kıbrıs meselesinin çözümüne yardımcı olacaktır” sözleriyle tepki gösterdi.
Açıklamada “Türkiye, konuyla ilgili olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanlığınca yapılan açıklamayı tümüyle desteklemektedir” ifadesine yer verildi.
Kıbrıs Türk makamlarının KKTC toprağı olan Kapalı Maraş bölgesine dair açıkladıkları kararın, kullanıma açılan bölgede herhangi bir mağduriyete yol açmadığını belirten Bakanlık şunları kaydetti:
“Bölgenin statüsünde bir değişiklik yapılmamaktadır. Dolayısıyla, bu kararın BMGK kararlarına aykırı olduğu iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. Uluslararası toplum Kıbrıs Rum yönetiminin yanıltıcı propagandasını değil, Ada’daki gerçekleri dikkate almalı ve gelişmeleri ön yargısız şekilde değerlendirmelidir. Statükonun devamını savunmak ne Kıbrıs Adasının ortak sahibi iki halka fayda sağlayacak ne de Kıbrıs meselesinin çözümüne yardımcı olacaktır”