BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (GOLDENHORN AJANSI)- Birleşmiş Milletler’de (BM) iki haftadır devam eden uluslararası deniz koruma önlemlerinde bir boşluğu kapatması umulan görüşmeler sonuçsuz kaldı.
BM’de diplomatlar açık denizlerdeki deniz yaşamını korumak için hazırlanan bir Birleşmiş Milletler anlaşması üzerinde yürüttükleri müzakereler, bir anlaşma sağlanamaması nedeniyle askıya alındı.
Görüşmelere, 2022’nin sonundan önce bir acil bir oturumu talebi olmadığı takdirde 2023’te devam edilmesi bekleniyor.
Görüşmelerde önerilen anlaşma, dünyanın okyanus alanlarının üçte ikisinde ulusal yetki alanlarının dışında kalan biyo-çeşitliliği koruma kurallarını içeriyor.
Müzakerelere ABD adına katılan Dışişleri Bakan Yardımcılarından Maxine Burkett, açık denizlerin %1’den azının yeni bir anlaşma olmadan korunduğunu ve tehdit altındaki türler için “deniz koruma ceplerinin yeterli olmadığını” söyledi. Burkett, müzakerelerde hafta başında yaptığı açıklamada, “Okyanus daha fazla gecikmeyi kaldıramaz” uyarısında bulunmuştu.
ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, ABD’nin 2030 yılına kadar dünya okyanuslarının en az %30’unu koruma hedefine bağlılığının devam ettiği bildirildi.
Belize’nin BM Daimi Temsilcisi Janine Felson de açıklamasında, Karayipler’de “geçim kaynağımız doğrudan okyanusun sağlığına bağlı” ifadesini kullandı.
2 haftadır devam eden cumartesi erken saatlerde askıya alınan görüşmeler, deniz yaşamından elde edilen faydaların nasıl paylaşılacağı, korunan alanların nasıl oluşturulacağı, açık denizlerdeki insan faaliyetlerinden kaynaklanan zararların nasıl önleneceği ve yoksul ülkelerin okyanuslardan nasıl daha fazla yararlanacaklarına odaklanmıştı.
İklim değişikliğinden kaynaklanan aşırı ısının %90’ından fazlasının denizler tarafından emilmesi nedeniyle okyanus sağlığı iklim değişikliğiyle mücadelede kilit rol oynuyor.
Görüşmelerin askıya alınmasının ardından bir açıklama yapan Greenpeace’in Okyanusları Koruma kampanyasından Laura Meller şunları söyledi:
“Sonuç olarak, açık denizleri koruyabilecek güçlü bir Küresel Okyanus Anlaşması sağlanamadı. 2022’de bir antlaşma sözü verdiler ve zaman tükendi. Tüm sorumluluğu üstlenmediler, diğer ülkeler kasıtlı olarak engel oldular, ancak bu görüşmelerde bir anlaşmanın sağlanamaması, dünya çapında milyarlarca insanın geçim kaynaklarını ve gıda güvenliğini tehlikeye atıyor.”
Açıklamasında ABD gibi gelişmiş ülkelerin taahhütlerine rağmen uzlaşma sağlanması için çok yavaş hareket ettiklerini belirten Muller daha sonra şunları kaydetti: ”Zaman tükendi. Daha fazla gecikme okyanusun yok olması anlamına gelir. Üzgün ve hayal kırıklığına uğradık. Ülkeler konuşmaya devam ederken okyanuslar ve onlara güvenen herkes acı çekecek.”
Pasifik adaları ve Karayipler grubu gibi bazı gruplar antlaşmayı bitiş çizgisine getirmek için çok uğraşırken, Kuzey ülkeleri müzakerelerin son günlerinde uzlaşmaya varmak için çalışmaya ancak müzakerelerin başladığının ortaya çıkmasından sonra başladı.
Rusya ise, antlaşma sürecine katılmayı reddederken, Avrupa Birliği ve diğer birçok devletle çok çeşitli konularda uzlaşmaya çalışarak müzakerelerde önemli bir engelleyici rol oynadı.
2022’nin sonundan önce Küresel Okyanus Antlaşması müzakerelerini sonuçlandırmak için özel olağanüstü oturum olmadan, 2030’a kadar dünya okyanuslarının %30’unu korumanı zor olacağı görülüyor.