Selçuk Acar, BİRLEŞMİŞ MİLLETLER
(TURKISH JOURNAL)
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun Sırp Başkanı Vuk Jeremiç’in taraflı ve Boşnakları dışlayan skandal toplantısı tartışmalara neden oldu.
Genel Kurul Başkanı Sırp Vuk Jeremic başkanlığında düzenlenen “uluslararası ceza mahkemelerinin uzlaşmadaki rolü” toplantısında, Sırbistan’ın aşırı milliyetçi Başkanı Tomislav Nikoliç’in ana konuşmacı olurken, Boşnakların davet edilmemesi, bir çok ülkenin protestosuyla karşılaştı. ABD, Kanada ve Ürdün toplantıyı boykot ettiler.
Kosova’nın BM Genel Kurul’da tanınmasıyla ilgili ”Benim başkanlığım döneminde, ölü vücudumu çiğnemeden Kosova BM’de tanınamaz” şeklindeki talihsiz ifadenin sahibi Jermiç’in patronajındaki toplantının Sırp ağırlıklı olması ve Bosnalı savaş mağdurlarına konuşma hakkı tanınmaması, BM’de haraketli saatlerin yaşanmasına neden oldu.
Srebrenista soykırımı mağduru anne salondan atıldı
Srebrenistalı soykırım mağduru bir anne olan Srebrenistalı Savaş Tanıkları ve Soykırım Mağdurları Anneler Derneği Başkanı Munira Subasiç, Genel Kurul Başkanı Vuk Jeremiç’in güvenlik elemanları tarafından giydiği protesto tişörtü nedeniyle salonun dışına çıkarıldı. Başta ABD, Kanada ve Ürdün olmak üzere, çoğunluğunu Batı ülkelerinin oluşturduğu diplomatlar toplantıya katılmayarak protesto ettiler.
BM Genel Kurulu’undaki bir çok ülkenin tepkisini toplayan toplantıya, salona üzerine ”Adalet yavaş ama, ulaşılabilir” yazılı bir tişörtle giren ve Jeremiç’in güvenlik görevlilileri tarafından dışarı atılan Srebrenistalı soykırım mağduru anne Munira Subasiç, Genel Kurul salonundan atılmasına neden olan tişörtü, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’a hediye etti.
Daha sonra 1995 katliamında Bosnalı Sırplar tarafından 22 yakını katledilen Boşnak anne Munira Subasiç’in de katıldığı, BM’de Boşnak mağdurların dışlanmasıyla ilgili olarak 2002-2005 yılları arasında Bosna’da Arabulucu görevinde bulunan Ürdün’ün BM Daimi Temsilcisi BM Büyükelçi Prens Zeyd el Hüseyin ve Liechtenstein BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Christian Wenewaser ile birlikte bir basın toplantısı düzenlendi.
Toplantıda, Srıbrenistalı anne Munira Subasiç, Genel Kurul’daki tişörtlü protesto gösterisi nedeniyle aniden Jeremiç’in güvenlik elemanlarınca etrafının çevrildiğini ve onların eşliğinden dışarı çıkarıdlığını anlattı. BM Genel Kurul salonunda, toplantıya ”sesiz gözlemci” olarak davet edilirken de, eşini, çocuklarını ve 22 yakınını kaybeden biri olarak ”herhangi bir şey yapmaya hakkım olmadığını” düşündüğünü ifade etti.
Munira Subasiç konuşmasında, BM’nin Bosna’daki ölümler ve tecavüzlerin sorumlularına BM’de konuşma imkanı vermesinin büyük bir utanç kaynağı olduğunu belirterek, BM koruması altındayken oğullarının öldürüldüğünü kızlara tecavüz edildiğini vurguladı. Subaşiç ayrıca, bugün BM’de yaşananların 18 yıl öncesinde Bosna’da yaşananları hatırlattığını dile getirdi.
Subasiç, giydiği protesto tişörtünü, makamında görüştüğü BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’a hediye ettiğini Genel Sekreter’in kendisine yakın davrandığı ve tişörtü kabul ettiğini aktardı.
Konuşmasının sonunda, kimseden nefret etmediğini de ifade eden Subaşiç, yaşadıklarını unutmayacaklarını, adaletin tesis edilmesi için uluslararası toplumdan destek beklediklerinin altını çizdi.
Liechtenstein’lı Büyükelçi Wenewaser yaptığı açıklamada, Jeremiç’in BM Genel Kurul Başkanı olarak kendi siyasal hedeflerini takip etmesinden duyduğu kaygıyı dile getirerek, başkanlığı istismar ettiği görüşünü bildirdi.
ABD’den örnek diplomatik tavır
BM Genel Kurul Başkanı Jeremiç’in düzenlediği taraflı toplantıya katılmayarak boykot eden ABD’nin BM Daimi Temsilciliği’nden yapılan açıklamada toplantıya katılmama nedeni açıklandı. ABD’nin, Genel Kurul Başkanı Jeremic tarafından düzenlenen toplantıya “denge gözetmeyen” ve “kışkırtıcı” bir içeriğe sahip olduğu gerekçesiyle katılmadığı ifade edilen açıklamada, toplantı, kurbanlara hiç bir söz hakkı verilmemesi nedeniyle de ayrıca eleştirildi.
Öte yandan, İngiltere’nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Mark Lyall Grant da Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Genel Kurul’da düzenlenen uluslararası ceza mahkemelerine ilişkin toplantıda Bosnalı kurbanların yakınlarına konuşma hakkı verilememesi nedeniyle hayal kırıklığı yaşıyorum” ifadesini kullandığı dikkat çekti.
”Devlet başkanı veya ordu komutanı da olsalar artık saklanabilecekleri fazla yer kalmadı”
Toplantıda, Sırbistan’ın eski Dışişleri Bakanı ve BM Genel Kurul Başkanı Jeremiç’le birlikte, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ve Sırbistan Devlet Başkanı Tomislav Nikolic ana konuşmacılar olarak birer konuşma yaptılar.
Genel Sekreter Ban konuşmasında, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar, soykırım ve diğer uluslararası suçlar için dokunulmazlığın artık hoşgörülemeyeceğini bildirdi.
“Nefret ve ayrılıkları alevlendirenler, devlet başkanı ya da ordu komutanı olsalar da artık saklanabilecekleri fazla yer kalmadı” diyen Ban, uluslararası ceza sistemine destek herkesin ortak sorumluluğu ve ortak yararına olduğunu ifade etti.
Toplantıda konuşan Genel Kurul Başkanı Jeremiç, Sırbistan’a soykırım konusunda fazla yüklenilmesinden şikayetçi olurken, Sırbistan Devlet Başkanı Tomislav Nikoliç de konuşmasında, Bosna’daki suçların yargı konusu olmasını eleştirerek, yaşanan olaylarda Sırpların da mağdur olduğunu savunması dikkat çekti.
Türkiye: Adalet olmadan, barış olmaz!
Toplantıya Türkiye’yi temsilen ise, Daimi Temsilci Yardımcısı Levent Eler katılırken, ülke temsilcilerinin konuşma yaptığı bölümde bir konuşma yaptı. Eler, adalet sağlanmadan ulaşılan barışın kurbanların “elini boş bırakacağını” ifade ederek,adalet olmadan en vahşi suçları işleyenlerin yaptıklarının hesabını vermeyeceğinin altını çizdi.
Eler, uluslararası adalet sisteminin bu konudaki işlevinin önemine vurgu yaparaken, Balkanlar’da pozitif yönde ilerleyen kırılgan siyasi tabloya gölge düşmemesi için herkesin daha dikkatli olması gerektiğini söyledi.